25 Nisan 2010 Pazar

Oysa ben!

Oysa ben ne mi istiyorum? Daha çok dopamin, noradrenalin ve phenylethylam. Hepsi ama hepsi aynı anda salgılansınlar. Beni deli etsinler. Ellerim terlerken, beynim zonklasın, mideme ağrılar girsin ve nefesim arsız bir kedi gibi oradan orada aksın gitsin.
Ne miyim ben? Yok yok deli değilim. Aşkın sözde kimyasının yarattığı enerjiden söz ediyorum. Siz fellik fellik kaçarken bu hissiyattan ben bu hormonlara bulanıp tavana vurmak istiyorum. İstiyorum da istiyorum...

hımmm!!!

evet, nerde kalmıştık?
bahar geldi ve geçiyor. sabah sıcağa uyanan bedenimiz akşamüstü gelen kışla titriyor. hücrelerim arasında geçiş yaşayamıyorum. kış ne gelmişti? bahar neden böyle değişken? hiçbir şey anlaşılmıyor kısacası.
bildiğim tek şey bir süredir öylece kalakalmış olmam. resim kursunda eğlenemiyorum, haftasonları çıktığım yürüyüş gruplarında bir türlü kafa dengi birine rastlamadım.
yalnızım, yalnızzzzzz. peki yok mu bunun çaresi?
peşimden gelen, benimle ilgilenen adamlar zerre kadar ilgimi çekmiyor.
yalnızım ve yalnız. bildiğim teş şey bu.
girdiğim ortamların haddi hesabı yok. işti, toplantıydı, açılıştı, kapanıştı derken bir sürü yere gidiyorum. ancak ekmek fırınında çalışan asgari ücretli gibi sadece ve sadece aynı şeyleri görüyorum. tek tip giyinmiş, 100den fazla kelime hazinesi olmayan, hepsi kendince dayanılmaz çekici bir yığın adam. ama haberleri yok hepsi aynı derecede sıkıcı.
hatta itiraf etmeliyim benden daha sıkıcı...

hücreler

beynimin içinde yer alan milyarlarca hücre onu düşümn diyor. Onu düşün ve başka bir şeye inanma. peki nasıl olacak bu? milyarlca hücrenin bana öğrettiği şey bu mu?

20 Nisan 2010 Salı

poke me


sevgilim yok

şu anda sevgilim yok. bahar uyanışın ve başlangıçların mevsimidir derler. ama bende tık yok.
ha keyfim nasıl mı diye sorarsanız valla çok gıcır. sadece şu anda biraz film izleyip keyif yapmak istiyorum. alengirli bir film bulmaya gidiyorum. izleyince haber edeceğim size.