5 Ekim 2010 Salı

"herkes ter kokar" dedim. taksici hafifçe yana kaykılarak "ben hiç ter kokmam. ter bezlerimi aldırdım." dedi.
"sen bu konuya karışma" diye lafı ağzına tıkadım.
büyük yazar, bıyık altından gülüyordu. çünkü ter koktuğumu söylemekle benden intikam alarak kendini ve taksiciyi rahatlatıyordu.
kırmızı hint işi bluzum, krem rengi pantolunumla çok hoştum. ama zafer söz konusu olduğunda güzel bir kadının önemi yoktur.


beni karaköy'e götürdü. inanılması güç bir gece olacaktı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder